Genç ve Olgun


Geçenlerde bir öğrencim erkek arkadaşıyla yaşadığı bir sorundan bahsetti. Fakat konuşmanın sonunda asıl sorunun şununla ilgili olduğunu söyledi: Kendi neslinin anne ve babaları çoğunlukla boşanmış olduğundan, evli ve birbirine aşık insanların neye benzediğini hiç görmeden büyüyorlardı. Öğrencime, 20 yıllık evli ve –buna rağmen- birbirine aşık olmanın nadiren rastlanan bir durum olduğunu söylemeyi bir yetişkinlik ve hatta bir vatandaşlık görevi bildim. Bu acılı-gerçekçi yorumuma katıldı. Yine de, aynı evin içinde sorunlara rağmen çift olmayı başarabilen birilerini görmemenin eksikliğini gidermiyordu bu durum.

Çift-leşme ve çift kalma seçeneklerinin son derece kolay, hızlı ve çeşitli olduğu bir devirde, birlikte yaşamaktan memnun kalmayan insanların ayrılması olağanlaştı. Sırf çocukların gönlü olsun diye, istemediğimiz bir ilişkiyi sürdürmek artık çoğumuza saçma geliyor. Zaten öğrencimin de dediği gibi, mesele ille birbirine aşık olmak değil, ama uzlaşmayı becermek. Uzlaşmayı beceremeden ve birbirimize hayatı dar ederek çift kalmayı seçiyorsak, çocuklarımız bunun pek de iyi bir ilişki olmadığını hemen seziyor. Öte yandan ayrılmaya cesaret ettiğimiz halde uzlaşmayı beceremediysek bunu da seziyorlar. Öğrencimin anlattığına göre, kendisinin erkek arkadaşıyla yaşadığı en ufak sorun bile, annesi için kırmızı alarma geçme sebebiydi. Kendi evliliğinin olumsuz deneyimlerini örnek vererek öğrencimin ilişkisine son derece eleştirel bir gözle yaklaşıyordu annesi. Oğlan 10 dakika geç kalsa tembeldi, sorumsuzdu. Annesine uğrasa, potansiyel anakuzusuydu. Bir programa itiraz edecek olsa inatçı ve uyumsuzdu.

Öğrencim henüz 20 yaşında, ama şu anlattıklarını dinleyince bana birçok yetişkinden daha olgun geldi. Eminim çok sevdiği annesinin, kendisine iyi veya doğru gelmeyen taraflarını görebiliyor. Çok sevdiği erkek arkadaşının, ilişkiye zarar veren ama çözümü öğrencimde olmayan taraflarını görebiliyor. İçinde büyüdüğü ortamın kendisine hangi örnekleri sunmakta yetersiz kaldığını görebiliyor.

Acaba bizler de görebiliyor muyuz?

Ege

Comments are closed.