Güz döneminde dersimi alan en başarılı öğrencilerden biri için ödevler ve sınavlar kabus oldu. “Bana her şeyi sorun, ama kendimle ilgili yorum yapmamı istemeyin!” dedi durdu bütün dönem. Yalnız da sayılmazdı. Yanlarında her türden kitap ve notla girebildikleri, tamamı yoruma dayanan sınavlar, çoğu öğrenci için, bilgilerini gösterip geçmek yerine kendilerini çok fazla açığa çıkarmak zorunda kaldıkları zorunlu görevler gibiydi. ‘En doğru’ cevabı araştırıp vermeye odaklandılar. ‘Siz olsaydınız ne yapardınız?’ sorusunu yönelten ödevler ise düpedüz ‘kişisel gelişime’ giriyordu ki, kişisel gelişim de önem skalasında elbette bilgiden çok daha aşağılarda kalan uyduruk bir konuydu.
Ne tuhaf, lise ve üniversitedeyken bana göre öğrenciyi en ciddiye alınmış, adam yerine konulmuş hissettiren, ve ayrıca en eğlenceli sınavlar, testler veya klasik yazılılar değil, fikir soran, yorum isteyen, defter-kitap açık sınavlardı. Aradan neredeyse 15 yıl geçmiş, okuyup değerlendirmesi son derece külfetli olduğu halde başka türlüsünün 18 yaşını aşmış bireylere haksızlık olacağını düşünerek yaptığımız defter-kitap açık sınavlar öğrencilerde panik ve endişe yaratıyor. Çoğu, fikir ve inançlarını ortaya koymaktan mümkün olduğunca kaçmak istiyor. Çünkü ya bir hata varsa?
“Hayat sınavında bütün kitaplar açıktır” der Seth Godin. Ama artık öğrenci olmasak dahi zaman zaman hepimizin başına gelmiyor mu? Bilginin kesin ve güvenilir ölçekleri ortadan kaybolunca, tamamen el yordamıyla ilerleyebildiğimiz, kaygan bir zeminde buluveriyoruz kendimizi. Ya yanlış bir şeyler söylersek? Ya kişiliğimiz eksikse, kusurluysa? Ya alay konusu olursak?
Oysa bütün riskler bir yana, şu hayatta kişisel olarak geliştirebileceğimiz sadece 3 şey var: Ürün/hizmet, fikir ve/veya kendimiz. Geliştireceğimiz her türden ilişki de kendimiz olma hallerimizle yakından ilgili, çünkü diğer ilişkileri belirleyen de temelde kendimizle kurduğumuz ilişki. Bu ilişki bizim için nasıl peki? Kaderi optik okuyucuyla belirlenen katı bir test mi, yoksa her cevap bir anlam taşıdığı için doğrusu-yanlışı olmayan bir yorum sınavı mı?
Ege